Zamanın deneyimi, kullanımı ve algısı kişiden kişiye göre değişiklik gösterse de teknik olarak her insan için eşit olan belki de tek şey zamandır. Zaman kavramı çoğunlukla mekan ve mekansal algıyla da ilişkili olmaktadır. Bu nedenle içinde bulunduğumuz mekan ve zamanın ruhunun da zaman algımıza etkisi olduğu ifade edilmektedir. İçinde bulunduğumuz ve yaşadığımız bu çağda zaman artık her zamankinden daha da akışkan hissedilmektedir (Bununla ilgili Bauman Akışkan Modernite kitabında detaylıca yazmıştır). Startuplar da bu çağın ruhuna uygun/adapte bir yapıdadır.
Bu yazıda yaşadığımız zamandan bahsederken hızlı ve akışkan olmanın özellikle startuplar için neden bu kadar önemli olduğuna biraz sosyolojik, biraz da zamanın ruhu bağlamında kısa ve basit şekilde değinmek istiyorum.
Kısa bir hikayeyle başlayacak olursak; trenin ilk icadıyla birlikte tren yollarının döşenmesi için bir kabileye giden kişiler kabile reisiyle görüşürler. Bu görüşmede kabile reisine yeni bir icadın olduğunu ve bununla gidilecek yere çok daha hızlı bir şekilde gidildiğini söylerler. Treni, kabilenin olduğu yere getirmek isteyenler kabile reisine buradan şu şehre ne kadar sürede gidiyorsunuz der ve kabile reisi de 100 gün diye cevap verir. Treni bölgeye getirmek isteyen kişiler bu icatla 2 günde istedikleri yere gidileceğini söylediğinde kabile reisi ise şunu sorar? Peki geri kalan 98 günde ne yapacağız? (Sizce cevap nedir?)
Bu hikayeye aslında birçok yorum getirilebilir. Burada mevcutta yaşadığımız zaman ve mekanların burada ki örnekte olduğu gibi artık olabildiğince akışkan ve dinamik hale geldiğini vurgulamak istiyorum. İçinde yaşadığımız bu zaman/çağ/devir, hızla birlikte belirsizliği ve detayları gözden kaçırmayı da beraberinde getiriyor. Çünkü zaman mekan bağlamında hızlandıkça detaylar yok olur. Bir otomobille 50 KM hızla gitmek ve 200 KM hızla gitmeyi düşünürsek farkın boyutunu idrak edebiliriz. Bu hızın sonuçlarından biri olan belirsizlik güvenli alana olan ihtiyacı ortaya çıkarıyor. Güvenli alana girmek ise konfora, yavaşlamaya ve esnekliğin kaybına neden olabiliyor. Bu çağa uygun davranış gösterenler belirsizliği geriye atarak konfor alanından çıkıp Startup kurabiliyorlar. Aslında buradaki hız ve belirsizliği Startuplarla bağlayabiliriz. Startupların yazı bağlamındaki önemli özelliklerinden ikisi hız ve esnekliktir bu nedenle de startuplarda genellikle çoğu şey belirsizdir. Çünkü hız ve akışkanlığın yapısın belirsizliği getirmektedir. Hızlı ve esnek olmak bu belirsizliği beraberinde getirir. Sisli bir yola girmişçesine bu belirsizliği her startupın yaşaması muhtemeldir. Ancak hızlı hareket etme ve esneklikle birlikte oldukça hızlı ivmelenme potansiyelini de sahiptir. Startuplar bu esnekliği ve dinamikliğiyle de bu belirsizliklerin üstesinden gelebilir ya da avantaja çevirebilir. Zaten bu noktada da unicorn şirketler ortaya çıkıyor diyebiliriz. İyi ilerleyen bir startup ortalama ilk 5 yılındaki büyüme hızı bu ve benzeri nedenle oldukça yüksek seyredebilir. Çünkü bu çağın akışkan ruhuna uygun olarak hızlı ve esnektir. Ancak belirsizliklerden kurtulmak adına güvenli alana (rutinleşme) girerek yavaşlarsa dinamikliğini ve esnekliğini de kaybetmeye başlar ve büyüme hızı da yavaşlar. Burada artık yavaşlamayla birlikte belirsizlik azalmaya ve birçok unsur yerleşmeye başlar. Elbette her aşamada aynı hızda kalmaya çalışmak da oldukça riskli olacaktır zira plansız ve önlemsiz aşırı hız detayları görmeye de engel olarak risklerin gözden kaçmasına neden olabilir. Bu nedenle startupların her aşama ve büyüme (hız) için iyi bir planları olması beklenir. Risklerin neler olduğunu incelemesi buna karşı önlemlerin alınması gibi durumlar startuplar için oldukça önemlidir.
Geleneksel işletme modellerinde; bir cafe, bakkal/market, pastane gibi işletme açan müteşebbisler genellikle müşterilerini bir mekanda (sınırlı olan) zamanı harcayarak beklerler. Bu modelde ana unsur; bir mekanda belirli saat dilimlerinde zaman harcayarak (zaman ile sınırlı) beklemektir. Oysa içinde bulunduğumuz zamanda (çoğunlukla) beklemek (bazı açılardan) oldukça geride kalmaya neden olabilen bir duruma sebebiyet verir. Çünkü siz Kayseri'den İstanbul'a otobüsle 12 saatte giderken uçakla giden biri 11 saat önceden varmış olup tüm işlerini çözmüş olacaktır.
İçinde olduğumuz bu zaman her şeyin hızlandığı ve bir anlık durağanlığa ve beklemeye göz yummayan bir özelliğe sahiptir. Sanayi devrimi, seri üretim, endüstri 4.0 derken bir dakikalık duraksamaya bile tahammülü yoktur bu zamanın/çağın/devrin).
Startuplar hatta insanlar ve yapılar için de bu durum böyledir. Olabildiğince planlı ve hızlı hareket edilmesi, içinde yaşadığımız bu zamanın özelliğidir. Zira bu zamanda 1 dakika 1 dakikaya eşit değildir. Bazen bir dakika ile kaçırdığınız uçağı saatlerce beklemek zorunda kalabilirsiniz. Ya da bir dakika geç kaldığınız sınava bir yıl sonra yeniden girebilirsiniz. Bu nedenle bu çağda özellike startuplar (aslında hepimiz) için akışkan zaman içinde ne yapılacağını planlamak ve hızlı hareket etmek önemli olmaktadır.
(Parantez) Çağın üretim biçimi olan kapitalizm için bu hız çok önemlidir. Bir taraftan sürekli gelişimi, üretimi ve yeniliği sağlarken bir taraftan da tüketimi ve (detayların ve hafızanın kaybolduğu bu hız ortamında) toplumsal olarak hafıza yitimini/unutmayı da beraberinde getirir.
Özetle startuplar günümüz ekonomik ve teknolojik yapısı için oldukça uygun ve büyülü yapılardır. Hız, esneklik, teknoloji gibi unsurlarla birlikte oldukça hızlı ivmelenme potansiyelleri vardır. Elbette bununla eş olarak özellikle hız ve esneklik unsurunun yapısı gereği büyük riski de içinde barındırırlar. Ve startuplar bu zamanın/çağın üretim biçimini (kapitalizmi) ve yeni toplumsal iş bölümünü yansıtırlar...
Abdurrahman Çam
Comments